Hayallerinin peşinden koşmanın en güzel örneklerinden biri, Şırnak’tan yola çıkan bir çiftin hikayesidir. İki çocuk annesi Nezaket Öztürk ve eşi Hüseyin Öztürk, tam 16 yıl önce hayatlarını değiştirecek bir karar aldılar. Çift, yaşamış oldukları düzenin dışına çıkarak, seyahat etmeye ve dünyayı keşfetmeye karar verdi. Ancak bu yolculukları sıradan bir seyahat olmaktan çok daha fazlasıydı. Onlar, her seyahatlerini hayvanları olan inekleriyle birlikte gerçekleştirdiler. Bu eşsiz hikaye, sıradan bir çiftin hayallerini gerçekleştirmesi adına verdiği cesur ve ilham verici bir mücadeleyi gözler önüne seriyor.

İneklerle Seyahatin İlk Adımları

Hüseyin ve Nezaket Öztürk, yerleşik düzenden memnun olmak yerine, yaşamlarını inekleriyle birlikte bir maceraya dönüştürme cesareti gösterdiler. İlk başta etrafındaki insanların eleştirilerine maruz kalsalar da, zamanla bu sıra dışı seyahat tarzları; geleneksel seyahat anlayışını sorgulayan pek çok kişi için ilham kaynağı oldu. Başlangıçta, gezi masraflarını karşılamak için hayvanlarını yanlarına alma fikri, yalnızca bir ekonomik çözüm olarak düşünülüyordu. Ancak bu durum, zamanla onların seyahatlerinin bir parçası haline geldi. İnekleriyle maceralarına çıkan çift, sıradışı bir hikaye oluşturdular.

40 Ülke ve 6 Kıta: Yolculuğun Göz Alıcı Rotaları

Hüseyin ve Nezaket, şimdiye kadar 40 farklı ülke ve 6 kıta gezdiler. Bu seyahatlerinde, her ülkenin kültürü, insanları ve yaşam tarzı hakkında derinlemesine bilgi edinme fırsatı buldular. Sadece turist olarak gezmekle kalmadılar, aynı zamanda ikili, yerel halkla etkileşimde bulunarak onların yaşam biçimlerini ve kültürel değerlerini yakından tanıma şansına eriştiler. Her gittiği yerde farklı deneyimler yaşadılar; elde ettikleri fotoğraflar, izlenimler ve anılar, onları daha da cesaretlendirdi. Çift, gittiği her yerde ineklerini de yanlarında götürdüklerinden, hayvanların bu yolculuktaki rolünü bizzat tecrübe ettiler.

Böylesine ilginç bir ulaşım yöntemi, pek çok insanın ilgisini çekti. İneklerle dolaşırken, tanıştıkları yerel halk ve diğer gezginlerin gözünde adeta bir fenomen haline geldiler. Onların macerası, sosyal medya üzerinden de geniş kitlelere ulaştı ve binlerce insanın yaşamına dokunmayı başardı. Nezaket ve Hüseyin, azim ve kararlılıkları ile dünyayı dolaşırken, çok sayıda insanın hayallerine cesaret etmesine vesile oldular. Onlar için seyahat, sadece bir keşif değil, aynı zamanda hayatın gerçek anlamını bulma yolculuğuydu.

Hüseyin’in bu yolculukta kendine has bir misyonu vardı. Seyahatleri sırasında, hayvan hakları, tarımın geleceği ve sürdürülebilir yaşam konularında farkındalık yaratmayı hedefledi. Bir çiftçi olarak, köylünün ve çiftçinin emeklerinin nasıl heba edildiğini anlatan belgeler ve videolar da çekti. Zamanla, bu iletişim biçimi onların tanınırlığını artırdı. Çift, inekleri ile beraber gittiği her noktada, tarımın önemine ve hayvanların doğru yöntemlerle beslenmeleri gerektiğine dair de çeşitli paylaşımlarda bulundular.

Göz alıcı doğa manzaralarının yanı sıra, onlar için unutulmaz anılar ve deneyimlerle dolu bu yolculuk, birçok zorlukla da doluydu. Yolculuğun zorlayıcı anları, ikilinin bağını güçlendirdi. Fırtınalarla mücadele ederken, iklim zorlamaları ile başa çıkarken, birbirlerine olan destekleri daha da önemli hale geldi. Yaşadıkları olaylar, çiftin hem aşklarını hem de dayanışmalarını pekiştirdi. Her defasında daha da güçlenerek çıktıkları bu serüven, onları sadece gezgin değil, aynı zamanda hayvansever ve çevre dostu bireylere dönüştürdü.

Nezaket ve Hüseyin Öztürk’ün macerası, yalnızca bir gezi hikayesi olmanın ötesinde. Onlar, topluma örnek olan, cesaretle dolu bir yaşam tarzını benimsediler. Yıllar içinde çift, seyahat ettikleri yerlerde tanıştıkları birçok insanla dostluklar kurdular. Ve her bir dostluktan geriye Maya, Yurtsever ve Aşk adıyla kurdukları sosyal medya hesapları kaldı. Burada, insanlara sadece seyahat hikayelerini anlatmakla kalmayıp, çevre bilincinin yayılması ve hayvan haklarının önemine de dikkat çektiler.

16 yılda 40 ülke gezmiş bir çiftin hikayesi, birçok insan için ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Sadece seyahat etmenin ötesinde, hayvanlarla ve doğayla olan bağlarını pekiştirdikleri bir yaşam felsefesi geliştirerek, seyahat etmek isteyenlere örnek oldular. Hidrojenle çalışan araçlardan, sürdürülebilir tarım tekniklerine kadar birçok konuyu ele alarak, çiftçi ve gezgin kimliğini harmanladılar. Şırnaklı çiftin hikayesi, cesaret, sevgi ve tutkuyla dolu. Ve bu hikaye, onları tanıyan herkes için unutulmaz bir anı olarak kalacak.