Son zamanlarda, Türkiye’nin dört bir yanında birçok vatandaş, "hisseli tapu" adı altında düzenlenen dolandırıcılığa maruz kaldı. Yaklaşık 100 milyon liralık bir dolandırıcılık şemasının deşifre edilmesiyle birlikte, bu aldatmacanın detayları ve mağdur eden yöntemleri bir kez daha gün yüzüne çıktı. Gayrimenkul yatırımının artmasıyla paralel olarak sahte evraklar ve dolandırıcılık oyunları da artış gösterdi. Peki, bu skandaldan nasıl etkilenildi? Dolandırıcılar hangi yöntemleri kullandı? İşte tüm detaylar!
"Hisseli tapu", gayrimenkul mülkiyetinin birkaç kişi arasında paylaşıldığı bir tapu türüdür. Ancak dolandırıcılar, bu meşru aracı kötüye kullanarak, sahte sözleşmelerle mağdurları avladı. Gerçekten de bir taşınmazın hisseli tapularda hak sahibi olabilmek için yasal prosedürler izlenmesi gerekmektedir. Ancak dolandırıcılar, basit evrak düzenlemeleri ile sözleşmeleri sahte bir şekilde imzalayarak, çevresindekileri ikna etmeyi başardılar. Mağdurlar, bu boş vaatlere kanarak, hisseli tapuları aldıkça, dolandırıcılık zincirinin bir parçası haline geldiler.
Bu sistemi kuran şebeke, daha çok göçmenler ve taşınmazı olmayan vatandaşları hedef alarak, onları büyük hayallerle dolandırdı. "Eviniz olacak, sadece bir hesaba para yatırmanız yeterli" vaadiyle, 100'den fazla kişinin dolandırılmasına neden oldular. Aldatılan bireyler, zamanla menfaatlerinin peşinden koşarken, dolandırıcıların tuzağına düşmüş oldu. Bu durumu fark eden birçok kişi, dolandırılıp aldatılmanın zorlu süreciyle karşı karşıya kaldı.
Hisseli tapu dolandırıcılığına maruz kalan vatandaşlar, birçok benzer belirtiyi bir arada gördü. İlk aşamada, sahte belgeler ve yanıltıcı sözleşmeler ile dolandırıcılar, güven sağladılar. Ardından, para talep edilirken, sürekli olarak yapılan oyalayıcı bahaneler devreye girdi. "Tapu süreçleri zordur, biraz sabırlı olun" ya da "Süreç uzadı, bu normaldir" gibi ifadelerle mağdurların morale ihtiyaç duyduğu anlardan yararlandılar.
Bu dolandırıcılık şeması, sadece bireyleri değil, aynı zamanda toplumu da olumsuz etkileyen bir durum. Birçok insan yaşadığı mağduriyetle birlikte, cezai süreçlere yönelerek, haklarını arama yoluna gitti. Ancak hukuk sürecinin uzunluğu ve karmaşıklığı, birçok dolandırıcının cezasız kalmasına neden oldu. Bu nedenle, değerli taşınmazlarını koruma konusunda daha dikkatli olmaları gerektiği konusunda uyarılar yapılıyor.
Sosyal medya üzerinde ve diğer platformlarda hızla yayılan bu aldatmaca hakkında birçok mağdur benzer hikayeler paylaşarak, insanları uyarma çabası içine girdi. Kendileri gibi başkalarının da mağdur olmaması için, hikayelerini anlatmaya ve toplumu bilgilendirmeye çalışıyorlar. Birçok mağduru aynı çatı altında bir araya getiren sivil toplum örgütleri, fikir alışverişi yaparak bu aldatmacanın önüne geçmeye çalışıyor.
Bu durum, aslında konu üzerine daha fazla kamuoyunun dikkatinin çekilmesini sağladı. "Hisseli tapu" olgusunun, mevcut yasalar çerçevesinde yeniden değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldı. Ancak dolandırıcıların avukatlarıyla birlikte iş birliği yaptıkları ve durumu daha karmaşık hale getirdikleri de gözlerden kaçmadı. Yine de, yasaların ve güvenlik güçlerinin bu tür dolandırıcılığın önüne geçme konusunda başarısız olmaması bekleniyor.
Bu skandal, toplumsal bir bilinç oluşturarak, sahte tapu ve dolandırıcılık meselelerine karşı dikkatli ve bilinçli olmanın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Gerek bireyler gerekse topluluklar, bu tür dolandırıcılık faaliyetlerine karşı daha da dikkatli olmalı ve bilgiye dayalı kararlar almak için araştırma yapmalıdır. Unutulmamalıdır ki, her zaman fırsatlarla dolu bir dünyada, dikkatli olmayan herkesin başına benzeri durumlar gelebilir.
Son olarak, "hisseli tapu" dolandırıcılığı gibi tüyler ürpertici dolandırıcılıklara karşı bireylerin kendilerini korumaları, ilgili kurumların ve güvenlik güçlerinin iş birliği içinde hareket etmesi büyük bir önem taşıyor. Bu dolandırıcılık şemasının bir anca durması, toplumsal dayanışma ve bilinçli bireylerden geçiyor. İlgili paydaşların ve mağdurların, güvenli bir gayrimenkul yatırımı için dikkatli olmaları gerektiği konusunda yapılacak olan uyarıları dikkate almaları, gelecekte daha az mağduriyet yaşanmasına yardımcı olacaktır.